Diş Ağrısını İhmal Etmeyin
Dentway Diş Kliniği’nden Ağız ve Diş Hastalıkları Uzmanı Dt. Alper Çıldır, altı aylık periyotlarla diş kontrolü yaptırmanın önemini vurguluyor.
Besinler çürük ya da eksik bir diş nedeniyle yeteri kadar çiğnenemediğinde hem dişeti hastalıklarına hem de midede hekilobakter oluşumuna yol açar. Ayrıca ağız içerisindeki bakteri kan yolu ile vücuda yayılabildiği için özellikle kanser, kalp hastalıkları gibi bağışıklık sisteminin düşük olduğu sistemik hastalıklarda önemli sağlık sorunlarına neden olabilir. Yani dişteki çürükten kaynaklanan basit bir apse, beyinde hasar bırakabilen iltihabi dokuların oluşmasına zemin hazırlayabilir. 6 ayda bir düzenli olarak diş kontrolü yaptıran ve sağlıklı bir ağız yapısına sahip kişilerde, enfeksiyonlara bağlı olarak gelişebilen; beyin, böbrek ve kalp gibi hayati organları ilgilendiren sistemik hastalıklara yakalanma riski oldukça azalır... Eğer gece burun yerine ağızdan nefes alıyorsanız dişeti hastalıkları gelişimi ve buna bağlı diştaşı oluşum riskiniz fazladır. Bu hastaların diş taşı temizliğini 4 ila 6 ayda bir kez yaptırmaları gerekir. Özellikle çapraşık dişleri olan ve sigara içen kişilerin 3-4 ayda bir diş taşı temizliği çok önemlidir.
- Diş eti kanamalarına dikkat!
Vücutta ortaya çıkan bazı kronik hastalıklar, önce ağız içinde belirti verebilir. Örneğin diyabette ağızda aseton kokusu ve kontrol altına alınamayan diş eti kanamaları olabilir. Yine tekrar eden bölgesel diş eti kanamaları ve ağız içerisindeki farklı dişeti büyümeleri, lösemi gibi bazı tür kanserlerin habercisi olabilir. Ağız ve dişlerinde önemli oranda enfeksiyon bulunan kişilerin diyabet açısından takibi önemlidir. Çünkü diyabet ağız içinde, dişlerde ve dişetlerinde önemli sorunlara yol açar. Dişeti kanamaları geçmeyen, tedavi olmasına rağmen ciddi diş eti hastalığı olan kişilerde şeker sorgulaması yapılmalıdır.
- 6 ayda bir diş hekimine gidin!
- Sağlıklı bireyler 6 ayda bir, diyabet ve kalp hastaları ile 60 yaş üstü kişiler 3 ayda bir, çocuklar ise 4 ila 6 ayda bir diş hekimini ziyaret etmelidir.
- Sağlıklı bir ağıza sahip olmak isteyen herkesin süt dişleri çıktığı andan itibaren düzenli bir şekilde ağız ve diş kontrollerini yaptırabileceği bir diş hekimi olması çok önemli.
- İlk diş muayenesinin 1 yaşından itibaren başlaması gerektiği düşünüldüğünde, özellikle bu yaşlardaki kontrollerin ağız ve diş sağlığının ileride oluşabilecek problemlerin önlenmesinde büyük bir payı olduğu bilinmeli. Bu sayede proaktif davranarak ileride oluşabilecek zararların önüne geçebilmek de mümkün.
- Diş ağrısı, dişeti kanaması, dişte oluşan bir kırık, dişetlerinde şişlik ve ağrı, ağız kokusu, dişlerde sallanma ve dişlerin arasında besin kalma problemleri yaşayanlar ise acil olarak diş hekimini ziyaret etmeli.
- Diş ağrısının başlaması demek diş hekimine gitmekte geç kalındığını gösterir. Önemli olan dişlerde ve diş etlerinde ağrı ve sorun oluşmadan düzenli kontrollerle gerekli önlemlerin alınmasıdır.
- Diş ağrısı başladığı andan itibaren diş hekimine gitmek gerekir. Ağrı kesiciler sadece problemi baskılar ama sorunu çözmez. Bu nedenle gerçek problemin ne olduğu tespit edilmeli ve sorun tamamen çözülmelidir.
Ağız kokusunu önlemek için iftar ve sahurda bu besinleri tüketin
- Maydanoz, nane ve roka filizleri; Ramazan boyunca nefesi temizlemeye yardımcı olacaktır. Maydanoz nefes temizleyici özelliğe sahiptir. Bunun yanında taze olmak kaydıyla, biberiye de etkili olabilir.
- Elma, havuç ve turp; nefes tazeler ve dişleri temizleme özelliğine sahiptir. İçerdiği gıda lifi sayesinde tükürüğü de temizlemeye yardımcı olur. Ayrıca kişniş, rezene gibi malzemeler de kullanılabilir. Tuz ve kırmızıbiber de her sofrada bulunmalıdır. Küçük miktarda tüketilecek bu baharatlar sayesinde yemek sonrası ağızdaki kötü tatlar ortadan kalkacaktır.
- Tarçın; kabuklarında bulunan özel bir yağ sayesinde ağızda bulunan her türbakteriyi yok eder.
- Sakız; içeriğinde xylitol bileşkeni olan sakızlar çürüklerin iönlemeye yardımcı olur.
- Yoğurt; eğer gün boyunca yağlı ve kötü kokabilecek besin tüketildiyse, yoğurt lezzetli bir alternatif olarak tercih edilebilir. Günde bir veya iki kez tüketilecek yarım kap yoğurt, ağız içerisindeki hidrojen sulfüt kokusunu yok etmeye yardımcı olur.
- Yeşilçay da ağız kokusunu giderici özelliği bulunan bir içecektir.
- Sahur veya iftarda bol su tüketirken bardağa limon dilimleri konulabilir. Limon dilimli bitki çayları tüketilebilir.
